Juno Uzay Aracından İlk Görseller

NASA’nın Juno uzay aracı, tüm ekipmanları çalışır halde yaptığı ilk yakın geçişin ardından yakaladığı, Jüpiter’in kuzey kutbuna ait ilk görselleri gönderdi. Görsellerde, fırtına sistemleri ve hava etkinliği şimdiye dek diğer gaz devlerinde görülmemiş şekilde gözler önüne seriliyor.


Jüpiter’in kuzey kutbundan ilk görüntüler daha önce gördüğümüz veya hayal ettiğimiz hiçbir şeye benzemiyor.


Juno ilk 36 turunu başarılı bir şekilde yerine getirdikten sonra Jüpiter’in girdaplı bulutlarının hemen üstünde 4200 km yakınına geldi. Toplamda altı saat süren Juno’nun Jüpiter’in kuzey kutbundan güney kutbuna geçişi sırasında kaydettiği 6 megabaytlık veriyi indirmek bir buçuk gün sürdü. Bu ilk verilerin analizleri devam ederken bazı eşsiz keşifler kendilerini gün yüzüne çıkardılar bile.

Juno'nun 78.000 km'den çektiği kutup fırtınaları görüntüsü. Görsel: NASA/JPL-Caltech/SwRI/MSSS
Juno’nun 78.000 km’den çektiği kutup fırtınaları görüntüsü. Görsel: NASA/JPL-Caltech/SwRI/MSSS

San Antonio’da bulunan Southwest Araştırma Enstitüsü’nden, Juno baş araştırmacısı Scott Bolton, “Jüpiter’in kuzey kutbundan ilk görüntüler daha önce gördüğümüz veya hayal ettiğimiz hiçbir şeye benzemiyor. Gezegenin diğer yerlerine göre daha mavimsi ve çok fazla fırtına var. Alışık olduğumuz enlemsel bantlar veya bölgeler yok, alışık olduğumuz bir halka da yok, bu haliyle görselin Jüpiter’e ait olduğunu kestirmek hayli güç. Daha yüksekte olduğunun işareti olarak bulutların gölgelerini görebiliyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Jüpiter’in Eşsiz Özellikleri

Jüpiter’in kuzey ve güney kutuplarına ait görseller arasında en ilginç olanı ise JunoCam görüntüleyicinin görmediği.

Bolton, “Satürn’ün altıgen şekilli kuzey kutbu var. Jupiter üzerinde bununla benzer hiçbir yer yok. Güneş Sistemi’mizin en büyük gezegeni tamamen eşsiz özelliklere sahip. Önümüzde Jüpiter’in eşsiz özelliklerini inceleyebilmek için 36 yakın geçiş daha var.” dedi.

JunoCam ile birlikte yakın geçiş sırasında sekiz ekipmanın tamamı da veri toplamak için çalışır durumdaydı. İtalyan Uzay Ajansı tarafından temin edilen, Jüpiter Kırmızı öte Aurora Haritalayıcı (The Jovian Infrared Auroral Mapper – JIRAM) Jüpiter’in kuzey ve güney kutup bölgesinden kızılöte dalgaboyunda harikulade görseller sağladı.

Juno güney kutup auroralarını kızılötede fotoğrafladı. Görsel: NASA/JPL-Caltech/SwRI/MSSS
Juno güney kutup auroralarını kızılötede fotoğrafladı. Görsel: NASA/JPL-Caltech/SwRI/MSSS

Güney Auroraları

Roma’da bulunan, Istituto di Astrofisica e Planetologia’dan, JIRAM yardımcı araştırmacısı Alberto Adriani, “JIRAM Jüpiter’in derisinin altını görüyor ve ilk defa bize gezegenin bu kadar detaylı kızılöte görsellerini sunuyor.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti, “Jüpiter’in kuzey ve güney kutuplarına ait bu kızıl öte görseller daha önce hiç görülmemiş olan sıcak ve soğuk yerleri ortaya çıkardı. Bildiğimiz halde ilk defa gördüğümüz güney kutbunun kızıl öte görselleri ile ortaya çıkan güney auroraları bizi çok etkiledi. Yer veya uzay teleskoplarından hiçbiri şimdiye kadar güney auroralarını görememişti. Şimdi JIRAM sayesinde gayet açık ve düzgün bir şekilde görebiliyoruz. Görsellerin yüksek seviyedeki detayları bize auroraların morfolojisi ve dinamiği hakkında daha fazlasını söyleyecek.”

Dev Gezegenin Konuşması

Juno’nun Jüpiter’i teğet geçerken topladığı veri yığınının arasında bir de Radyo/Plazma Dalga Deneyi kapsamında kaydedilen gezegenin üzerindeki radyo dalgalarının oluşturduğu sesler var. Jüpiter’den salınan bu radyo salınımlar 1950’lerden beri biliniyor ama hiç bu kadar stratejik bir noktadan analiz edilmemişti.

Iowa Üniversitesi’ndeki Dalga ekipmanları yardımcı araştırmacısı Bill Kurth, “Jüpiter sadece gaz dev dünyalarına has bir şekilde bizimle konuşuyor.” diyor ve ekliyor, “Jüpiter’in kuzey kutbundaki auroraların oluşmasına sebep yüksek enerjili parçacıkların belli frekanstaki salmaları algılandı. Bu salmalar Güneş Sistemi içerisindeki en güçlü olanlar. Şimdi onları oluşturan elektronların nereden geldiğini araştırıyoruz.”

Juno uzay aracı 5 Ağustos 2011’de Florida Cape Canaveral’dan fırlatıldı ve Jüpiter’e 4 Temmuz 2016’da ulaştı.