Dokuzuncu Gezegen’in Varlığına Dair Yeni Bir Kanıt

1040

Uluslararası büyük bir araştırma ekibi Dokuzuncu Gezegen’in varlığıyla ilgili daha çok kanıt buldu. Ekip arXiv’de yayınladıkları makalede yeni keşfettikleri uzak cismin davranışlarının büyük bir gezegenin etkisinden kaynaklanıyor olabileceğine işaret ediyor.

2015 BP519’un yörüngesinin temsili bir görseli. Her bir yörünge için, eğri üzerindeki daha karanlık bölgeler gök cisminin Güneş Sistemi düzleminin altına düştüğünü göstermektedir. Neptün ötesi cisimler arasında bulunan 2015 BP519 bugüne kadar keşfedilmiş en yüksek eğime sahip olan cisimdir. Görselin tam ve interaktif hali için şu linki kullanabilirsiniz: smillholland.github.io/BP519/ Kaynak: arXiv:1805.05355 [astro-ph.EP]
Güneş Sistemimizdeki bilinen 9. gezegen olacak büyük bir gezegenin, Güneş’in etrafında dönüyor olabileceği fikri sadece 2 yıl önce Caltech’deki astronomlar tarafından öne sürülmüştü. Araştırmacıların tahminleri, Güneş Sistemi’nin sınırında bulunan buzlu cisimlerin gözlemlerine dayanıyordu. Bu cisimlerin yörüngeleri açıkça kütle çekimi ile saptırılıyordu. Araştırmacılar bu garip davranıştan, Dünya’dan büyüklük olarak kabaca 4 kat, ama kütlece 10 kat büyük, çok uzak bir gezegenin sorumlu olabileceğini öne sürdüler. Eğer böyle bir gezegen var ise bizden oldukça uzakta; 10,000 ila 20,000 yıl yörünge süresine sahip bir mesafede olması gerekiyor. İlk bulgularını duyurmalarından bugüne kadar Caltech’deki ekip, gezegen ile ilgili, örneğin Güneş Sistemimizdeki diğer gezegenlerin eksen eğikliğinde bir rolü olabileceği gibi daha fazla kanıt sunan makaleler yayınladı. Araştırmacılar bunun aynı zamanda Kuiper Kuşağı’ndaki cisimlerin neden diğer tüm cisimler ile zıt yönde döndüğünün bir açıklaması olduğunu da öne sürdüler.

Yapılan bu yeni çalışmada araştırmacılar belirli bir Neptün ötesi cismin davranışının, Dokuzuncu Gezegen’in kütle çekiminden kaynaklandığını öne sürüyorlar. 2015 BP519 (ya da kısaca Caju) olarak adlandırılan cisim ilk olarak yaklaşık 3 yıl önce farkedilmişti, ama yörüngesinin şeklinin çok olağan dışı olduğu daha yeni bulundu. Yörüngesi, bilinen gezegenler tarafından oluşturulan düzleme göre neredeyse dik bir şekilde konumlanıyor. Bulguyu bu kadar ilginç hale getirense Dokuzuncu Gezegen’in varlığını ilk kez öne süren araştırmacılar ekibinin, tam da böylesi bir cismin yörünge açısını öngören bir simülasyon oluşturmuş olmaları. Ve bu da tam olarak bulunan şeyle uyum sağlıyor.

Araştırmacılar Caju ilk kez keşfedildikten sonra yörüngesini hesaplamaya dönük girişimlerin olduğunu, ancak hepsinin başarısız olduğunu belirtiyorlar. Ekip daha sonra simülasyonlara, tutarsızlıkları ortadan kaldıran daha büyük bir gezegen ekledi. Şu an ihtiyaç duyulan tek şey, birinin gezegeni gerçekten bulması.